Change.org dünyanın en büyük imza kampanyası platformu.
Platform herkese görmek istediği değişimi yaratması için olanak sağlıyor.
Change.org 190 ülkede 70 milyondan fazla kişi tarafından kullanılıyor.
2014 sonu itibariyle Türkiye verileri de şöyle:
- 2012’de
kurulan Change.org Türkiye’de 270 kampanya başarıya ulaşmış.
- Türkiye'de
ortalama 7100 imzayla kampanyalar başarıya ulaşıyor.
- Bir
kampanya ortalama 57 günde başarıya ulaşıyor.
Change.org'un sihirli sözcüğü "Neyi değiştirmek
istiyorsunuz"... Herkes bir şeylerin değişmesini istiyor, bir şeyleri
değiştirmeye çalışıyor ama bu değişim isteği ne kadar hedefine ulaşıyor?
Türkiye oranlarına baktığımızda oluşturulan binlerce kampanya içerisinde
başarıya ulaşan kampanya sayısının çok da fazla olmadığı görülüyor. Bu noktada
Change.org'un "değişim gücü nedir" sorusu aklımıza gelebilir.
Geçenlerde Change.org’da karşılaştığım ve imzaladığım bir kampanya
"değiştirme" gücüne iyi bir örnek. Kampanya Şişli’de bulunan Atatürk
Evi ile ilgili. Kampanyada
ihale süreci bitmesine rağmen Restorasyon süreci bir türlü bitmeyen Atatürk
Evi’nin açılması isteniyor.
"Atatürk Evi 23. 12. 2013 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı Yapı İşleri Müdürlüğünce ihale edilerek restore edilmesi planlanmıştı. 23. 12. 2013 tarihinde başlayan ve teslim süresi 300 gün olan ihale süresi dolmasına rağmen hala restorasyon çalışmaları bitmedi. Tarihsel ve kültürel anlamda önemli bir yapı olan Atatürk Evi ile ilgili kamuoyuna hiçbir açıklama yapılmadan restorasyon süreci sürekli uzatılmaktadır. Toplumsal belleğimiz ve tarihi-kültürel birikimimiz açısından büyük önem taşıyan Atatürk Evi’nin en kısa sürede tekrar ziyaretçileriyle buluşmasını bekliyoruz."
Kampanyayı imzaladıktan sonra arka arkaya güncellemeler
gelmeye başladı mailime. Bir anda kampanyayı merak edip, araştırmaya
başladığımda karşıma Şişli Belediyesi çıktı. Açık söylemem gerekirse önce
şaşırdım biraz, bir belediyenin bu tür eylemde bulunması ilginç geldi. Çünkü
belediye denince akla hep bürokrasi, soğuk ulaşılmaz yapılar gelir... Belediye
serttir, en ufak bir gülümseme göremezsiniz bu kurumlarda. Kanunların çizdiği
sınırlarda görevlerini yapar, hiçbir zaman da dışına çıkmazlar.
Bu yüzden Şişli Belediye’nin sınırlarında bulunan ve toplum
için kültürel-tarihi önemi olan bir yapı için mücadele vermesi övgüye değer bir
iş. Övgüye değer olan bir başka şey de yeni medyaya entegre olmuş bir belediye
olması. Change.org gibi bir mecrada kampanya oluşturup, tarihi ve kültürel bir
yapının sadece sokakta eylem yaparak savunulamayacağını gösterdiği için.
Yapılan güncellemeye bakılırsa kampanya kısa sürede amacına
ulaşmış gözüküyor. Paylaşılan Haber linkinde şöyle bir açıklama var: İBB
yetkilileri ise restorasyon çalışmasının 15 Haziran’da biteceğini, 29 Ekim
Cumhuriyet Bayramı’nda Atatürk Evi’nin yeniden ziyaretçilere açılacağını
bildirmişler.
Peki Şişli Belediye’ni kampanyada başarıya götüren şey
nedir?
- Ne
istediğini tam olarak bilmesi
- Kampanyanın
muhatabını doğru belirlemesi
- Kampanyasını
diğer mecralarda desteklemesi, bütünleşik bir kampanya yürütmesi.
- Sosyal
medya kanallarında meseleyi sürekli güncel tutması.
- Line
do vb. (İçerik sitesi) Atatürk Evi’nin hikayesini oluşturup
yayınlaması.
- Kamuoyunu
konu hakkında sürekli bilgilendirmesi .
Change.org'da ve bu kampanya özelinde karşımıza çıkan bir
diğer kavramda Dijital aktivizm.
"Dijital Aktivizm, bireylerin, ağ yapıları ve bilgi
teknolojilerinin hızlı yayılım niteliklerinden faydalanarak, savundukları ya da
tepki gösterdikleri, ifade özgürlüğü, insan hakları ya da çevre gibi sosyal
ve/veya politik konulardaki dava, düşünce ya da olaylar üzerine merkezden
bağımsız büyüyebilen, temel amacı yüksek kamuoyu sesi ve momentum üretebilmek olan
eylemler tasarlayarak ortaya koymasıdır."
Dijital aktivizm son dönemde ülkemizde ve dünyada meydana
gelen bir çok sosyal ve siyasal meselenin temelini oluşturuyor. Şişli
Belediyesi'nin kültürel bir değeri dijital dünyada savunması ve bu konuda
kamuoyu oluşturması tam olarak bir dijital aktivizm örneği. Tabi dijital aktivizm'de
unutulmaması gereken şey; değişimi makinelerin değil, insanların yarattığıdır.
Mecralar sadece bir araçtır ve asla amaç olarak görülmemelidir.
Yeni medya insanlara ve kurumlara büyük fırsatlar sunuyor.
Değişimi görebilenler, çağa ayak uyduranlar başarılı işlere imza atıyor. Doğru stratejiye dayanan ve kamuoyu desteğini arkasına alabilen kampanyalar küçük ya da büyük bir değişim sağlıyor. Bir imzayla dünyamı değişir demeyin: Belki
dünyayı değiştiremezsiniz ama bir yerden başlamak lazım.
Peki siz "Neyi değiştirmek istiyorsunuz?"
Peki siz "Neyi değiştirmek istiyorsunuz?"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder