Şişli Belediyesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Şişli Belediyesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Ağustos 2015 Salı

Şişman ve Mutlu Kadınlar Şişli'de



Çin’li sanatçı Xu Hongfei’nin dünyayı dolaşan Şişman ve Mutlu Heykel Sergisi 5-12 Ağustos’ta Şişli’de olacak. Şişli Belediyesi ev sahipliğinde yapılacak sergi kapsamında 20 heykel Şişli’nin farklı bölgelerinde sergilenecek. 7 gün boyunca Şişli'de sergilenecek olan Şişman ve Mutlu Heykellerin en önemli özelliği interaktif olması. Sergiyi gezen insanlar heykellere istedikleri gibi dokunabilecek, onlarla fotoğraf çektirebilecek.

"İdeal Beden" Anlayışına Karşı Çıkıyor

Xu Hongfei Şişman ve Mutlu kavramlarının bir araya getirerek farklı bir sanat anlayışına imza atıyor. Sergide popüler kültürün ideal beden ve güzellik anlayışı eleştiriliyor. Kadın bedenini nesneleştiren, sömüren anlayışlar Hongfei'nin Şişman ve Mutlu kadınlarında yok. Mutluluk ve güzellik kavramını 90-60-90 beden anlayışına sıkıştıran anlayışa karşı Xu Hongfei, tombul kadın portresinde aradığı özgürlüğü ve cazibeyi buluyor. 
Hongfei'ye göre sanat eğlenceli ve zevkli olmalıdır. Sanatında tamamen doğal bir şekilde eşsiz bir yaratıcı perspektif aramaktadır. Bu figürleri betimlerken beyaz mermeri, değerli ahşabı ve bronzu titizlikle kullanmaktadır. 



Belediyelerden Sinema Atağı!

Son dönemde belediyelerin açık hava film gösterimleri büyük ilgi çekiyor. Birçok belediye sıcak yaz günlerinde vatandaşlarına nostalji yaşatmak için film günleri düzenliyor. Film gösterimleri  hem halk tarafından ilgiyle karşılanıyor hem de belediyelere kültür-sanat anlamında olumlu bir algı oluşturuyor. Daha önce Şişli BelediyesiKadıköy BelediyesiMaltepe Belediyesi ücretsiz açık hava film gösterimleri düzenlemişti.Belediyelerin başarıyla yaptığı film gösterimlerine Eskişehir'in Odunpazarı Belediyesi'de dahil oldu. Belediye ücretsiz film gösterimleriyle Eskişehirlilere film dolu günler yaşatmayı hedefliyor.


Eskişehir Odunpazarı Belediyesi 35 mahallesinde açık hava film gösterimleri düzenliyor. Belediye "Sokağa çıkın Sinema Geliyooor" sloganıyla başlattığı etkinlikle 7'den 70'e tüm Eskişehirlilere sinema dolu akşamlar yaşatmayı hedefliyor. Ücretsiz olarak yapılacak film gösterimleri 7-21 Ağustos tarihleri arasında 35 farklı mahallede gerçekleşecek.

7 Ağustos'ta Bekçiler Kralı ve Eşkiya filmleriyle başlayacak olan sinema günleri 20 gün boyunca Eskişehirlilere sinema coşkusu yaşatacak. Yaz akşamlarının vazgeçilmezi olan sinema günlerinde belediye ücretsiz gazoz ve mısır dağıtmayı da ihmal etmiyor :) Haydi sokağa çık Odunpazarı, Sinema Geliyooor!


29 Temmuz 2015 Çarşamba

Belediyeler ve Sloganları

Slogan, bir grup, örgüt veya kurumun amaç ve araçlarını genel olarak tanımlayan bir deyiş veya sözcük topluluğuna verilen isimdir. Slogan sözcüğünün diğer bir adı da mottodur. Birçok ülke, kent, üniversite ve diğer kurumların mottoları bulunur.
Belediyeler için slogan kentin tarihini, konumunu ya da vizyonunu anlatmalıdır. Slogan bir kent için farklılaşma unsuru olmalıdır. Bu yüzden doğru slogan kentin var olan konumu ve diğer (rakip) kentlerin sahiplendiği alanlar dikkate alınarak belirlenmelidir.

Belediyelerin sloganlarını araştırdığımızda bir çok belediyenin kurumsal olarak bir slogana sahip olmadığını görüyoruz. Belediyeler için bir farklılaşma unsuru olarak ve akılda kalma açısından slogan önemlidir. Örneğin: bir Turizm şehriyseniz kentinizi yerli ve yabancı turistlerin gözünde en iyi şekilde anlatan bir slogana sahip olmanız sizi rakiplerinizden ayıracaktır. Bu yazıda belediyelerin var olan kimlikleri üzerinden sloganlarını değerlendiriyoruz.

Nilüfer Belediyesi: Gülümseyin Nilüfer'desiniz...

Bursa Nilüfer Belediyesi'nin sloganına alışılmış sloganların dışında bir slogan. TÜİK'in Türkiye Mutluluk Endeksi verilerinde sadece iller olduğu için Nilüfer Belediyesi ile ilgili bir veriye ulaşamadım. Peki Nilüfer'de neden gülümsemeliyiz? Nilüfer'i bu kadar mutlu bir kent yapan şey nedir?

Belediyenin web sitesinde Nilüfer'de halkın memnuniyet oranının Türkiye ortalamasının üzerinde bir orana, yüzde 86.5 gibi bir rakam olduğu belirtiliyor. Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey Nilüfer'in neden mutlu olduğunu şöyle açıklıyor:


"Nilüferliler neden mutlu? Çünkü bu kentte yatırımlar, odağında insan olan bir anlayışla gerçekleştiriliyor. Çünkü bu kentte kararlar, Mahalle Komitelerimizle, vatandaşlarımızla birlikte alınıyor. Çünkü kim olursa olsun ötekileştirilmeden hizmetlere eşit bir şekilde ulaşılıyor. Ülkenin neresine giderlerse gitsinler, "Nilüferliyim" dediklerinde, "örnek ve lider" hizmetlerimizle tanınan bir kenti temsil ediyorlar. Nilüferliler mutlu çünkü, kültür sanatta da, sporda da, eğitimde de öncüyüz..."



Şişli Belediyesi: Şişli Hepimizin 
Şişli Belediyesi son seçimde yaşanan başkan değişikliğinden sonra slogan değişikliğine gitmiş. Geçmiş dönemlerde kullanılan "Birlikte;sevgiyle" sloganı yerine şimdilerde "Şişli Hepimizin" sloganı kullanılıyor. Slogan değişikliklerinin sık yapılması kurumlar ve markalar için çok doğru bir yaklaşım olarak kabul edilmez ancak kurumsal olarak yaşanan değişiklerden sonra yeni bir vizyon ve kimlik doğrultusunda slogan değişiklikleri yapılabilir.

Sloganı değerlendirdiğimizde farklı kültürlerin, inançların, kimliklerin bir arada yaşadığı "çeşitlilik" ve "hoşgörü" vurgusu karşımıza çıkıyor. İstanbul'un eski ilçelerinden biri olan Şişli'nin yüzyıllardır var olan güçlü kimliği sloganla öne çıkarılmaya(vurgulanmaya) çalışılmış. Tek tipçiliğin, ben merkezciliğin siyasal ve sosyal hayatta baskın olduğu ülkemizde birlikteliğe ve "çoğulculuğa" vurgu yapan bir slogan kullanmak takdir edilecek bir durum. 



İzmir Büyükşehir Belediyesi: Yaşayan Şehir, Yaşanacak Şehir
 Boyozuyla, çiğdemiyle, gevreğiyle kendine özgü, farklı bir kent olmayı başarabilmiştir İzmir...
İzmir denince aklına "yaşanabilirlik" gelir çoğu insanın. İzmir'de büyükşehir olmanın özelliklerini görürken aynı zamanda hala talan edilmemiş, nefes alabilen "yaşanabilir" alanlar bulabilirsiniz. İzmir kordonuyla, yeşil alanlarıyla, bisiklet yollarıyla hep canlılığın, yaşamın olduğu bir kenttir. İzmir'in sloganı İzmir kimliğini iyi bir şekilde ifade ediyor. Kent olmanın bina yapmayla, betonlaşmayla alakalı olmadığını gösteren nadir örneklerden olan İzmir, bir marka kent vizyonuyla hareket ediyor.


Bursa Büyükşehir Belediyesi: Ulu Şehir
Osmanlı Devleti'ne başkentlik yapan, bir çok tarihi ve kültürel yapıyı bünyesinde barındıran Bursa güçlü bir kimliğe sahiptir. Tarihi ve kültürel açıdan önemli bir kent olan Bursa, turistik ve ekonomik açıdan da ülke açısından önemli bir konumdadır. "Ulu" erdemleri bakımından çok büyük, yüce anlamını taşıyor. Slogan ve kullanılan lale logosuna baktığımızda özellikle Osmanlı kültürüne (tarihe) bir yaslanma karşımıza çıkıyor. Bursa camileri, tarihi yapıları ve kültürüyle "ulu şehir" konumunu sahipleniyor. Bursa köklü tarih ve kültürüyle daha geleneksel bir konum belirlemiş gözüküyor kendine.




Tepebaşı Belediyesi: Hayat Tepebaşı'nda

Tepebaşı'nı bir kez ziyaret etmişseniz "Hayat Tepebaşı'nda" sloganının kente ne kadar yakıştığını anlarsınız. Eskişehir'in örnek belediyesi Tepebaşı'nı ifade eden en güzel kelimedir bir bakıma "Hayat Tepebaşı'nda". Evet bu şehirde hayat var: Sanatıyla, kültürüyle, down kafesiyle, Venedik'e nispet edercesine uzanan Adalar'ıyla, şehrin dinamizmini her zaman canlı tutan öğrencileriyle Tepebaşı'nda Hayat Var! 
Türkiye'de bir çok konuda örnek gösterilen Eskişehir'in Tepebaşı Belediyesi bir bakıma sıfırdan yaratılmış bir şehir. Tepebaşı'nın birkaç örneği dışarıda tutarsak çok fazla tarihi yapıları yoktur. Tepebaşı genel olarak bir "üniversite kenti" özelliği gösterir. Şehir özellikle kültür sanat konusunda çok başarılı işlere imza atıyor. Belediye sloganda geçmişe dayalı geleneksel bir slogan tercih etmek yerine geleceğe dönük vizyoner bir slogan seçmiş. Tepebaşı'nın konumunu ve var olan kimliğini değerlendirdiğimizde başarılı bir slogana sahip olduğu söylenebilir.


Mersin Büyükşehir Belediyesi: Akdeniz'in İncisi Bir Dünya Kenti
"Akdeniz'in incisi" ve "bir dünya kenti" artık klişe haline gelmiş sloganlar. En basit ifadeyle Google'a "Akdeniz'in İncisi" yazdığınızda karşınıza İzmir'den, Adana'ya, Mersin'den Antalya'ya kadar bir çok kent çıkıyor. Dolayısıyla slogan bir farklılaşma sağlamıyor. Akdeniz Bölgesi'nde "Akdeniz'in İncisi" olarak nitelendirilen "Akdenizlilik" konumu daha güçlü kentler var. Mersin Doğu Akdeniz bağlamında baktığımızda bir "inci" olabilir ama Akdeniz'in İncisi sloganı Mersin için doğru bir ifade ve farklılaştırıcı bir unsur olarak görülmüyor. Şehrin kimliğini ve konumunu dikkate almayan klişe sloganlar şehre hiç bir katkı sağlayamaz. Bu nedenle Mersin, turizm ve liman kenti olma konumunu sahiplenerek daha iyi bir slogana sahip olabilir.



23 Temmuz 2015 Perşembe

Belediyeciliğe İnteraktif Çözüm

Şişli Belediyesi sosyal medyada oluşturduğu çözüm odaklı yaklaşımla Jun’a rakip.

Geçen hafta İspanya’nın küçük bir kasabası olan Jun’un Twitter’ı belediye çalışmalarında nasıl başarılı bir şekilde kullandığını yazmıştım. 
Jun’un vatandaşlarının sorunlarını çözmede kullandığı yaklaşıma benzer bir yaklaşım Şişli Belediyesi tarafından da kullanılıyormuş. Şişli Belediyesi Sosyal Medya Birimi oluşturduğu interaktif yaklaşımla vatandaşların sosyal medya üzerinden bildirdikleri sorun, öneri ve görüşlere 7/24 çözüm buluyor.
Şişli Belediyesi Haziran Raporu

Şişli Belediyesi Sosyal Medya birimi oluşturduğu Çözüm Masası platformunda şikayetlere anlık olarak çözüm bulmaya çalışıyor. Çözüm Masası’nda aylık olarak şikayetler ve öneriler raporlanıp, değerlendiriliyor. Değerlendirilen raporlarla yeni yaklaşımlar deneniyor ve Çözüm Masası’nın başarı oranı her geçen gün artıyor.



Belediyenin sosyal medya üzerinden vatandaşlarla kurduğu iletişim yeni nesil belediyecilik açısından güzel bir örnek oluşturuyor.  Dijital dünyanın sağladığı imkanları fırsata dönüştüren belediye, klasik belediyecilik anlayışının dışına çıkarak vatandaşlarla doğru bir iletişim tarzı oluşturmuş. 

29 Haziran 2015 Pazartesi

Belediyelerin Unutulmaz Tweetleri!

Belediyeler sosyal medyada uzun süredir kamu dilinden uzak, sıcak-samimi bir dil kullanıyor. Özellikle bazı belediyeler var ki, kullandıkları dilleri, vatandaşa samimi yaklaşımları ve bazen de atarlarıyla her zaman gündem olmayı başarıyorlar. Onlar belediyeciliğin gülen yüzleri; bazen atarlılar, bazen sıcak ve sevecen ama onlar hep gönüllerin şampiyonu.

Belediye gibi belediyelerin hepimizi güldürürken düşündüren, mizah soslu unutulmaz "tweetlerini " derledik.

Kadıköy Belediyesi:
Beşiktaş Belediyesi:

Beşiktaş Belediyesi durur mu? Yapıştırmış cevabı: 

*Bknz: 6 Nisan 2015'te Twıtter'a erişimin engellenmesi



Şişli Belediyesi:
Karmaşık bir ilişki içerisindeler :)
Elektrik kesintilerinden bunalan belediye çareyi Bedaş'a yürümekte buldu.

Yozgat Belediyesi:
Tüm Türkiye'nin Yozgat'ın koordinatlarını öğrendiği o an:

Ataşehir Belediyesi:
Belediye burada İstanbul Büyükşehir Belelediyesi'ne ayar veriyor.

Odunpazarı Belediyesi:
Çünkü homofobi öldürür!
Belediye'nin 'Aşk örgütlenmektir' şeklindeki tweet'ine 'Bu iğrençlikle Aşk'ı bir tutabilen cahil zihniyet benim belediyem olamaz' tepkisini veren kullanıcı, hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaşıyor: "Doğuştan mı homofobiktiniz yoksa, sonradan mı oldunuz? Geçmiş olsun. Tedavi için yardımcı olabiliriz."

Edremit Belediyesi:








19 Haziran 2015 Cuma

Belediyeler ve Logoları


Logo ticaretin başladığı yıllardan beri ürünleri, kuruluşları ya da hizmetleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan bir ya da birkaç tipografik karakterden meydana gelen bir nevi işaretlemedir. Markalar ve kurumlar için bir farklılaşma unsurudur. Logoyu bir şehir(belediye) için ele aldığımızda ise: Şehrin tarihi, kültürel yapısını " kimliğini" en iyi yönde yansıtan "şey"dir. Logo şehrin yüzü gibidir, şehir en iyi şekilde nasıl hatırlanmak istiyorsa o yönde bir logoya sahip olmalıdır. İnsanların kafasında doğru bir şekilde konumlanmak için tabi ki sadece fiziksel bir logo tek başına yetersizdir. Logonuzun bir hikayesi olmalıdır ve bu hikayeyi her mecrada bir şekilde insanlara anlatmalısınız. Logo bir şehrin mirasına yaslanan, vizyonunu anlatan bir konumda olmalıdır. Şehrin bütünsel kimliği ve kurumsal kimliği ile uyuşmalıdır. 

İyi bir logonun özellikleri:
  • Sade, anlaşılır ve hatırlanabilir olmalıdır.
  • Ayrıntıları kaybolmamalıdır.
  • Özgün olmalı ve başka kurumları çağrıştırmamalıdır.
  • Akılda kalıcı olmalıdır.
  • Kültürel özellikleri yansıtacak renkler ve anlamlar kullanılmalıdır.
  • Şehrin kimliği göz önünde olmalıdır.
Şimdi bazı belediyelerin logolarını birlikte inceleyelim:


İstanbul Büyükşehir Belediyesi:

Dört adet minare, yedi adet beyaz üçgen ve iki adet sur simgesini içeren logo. bu simgelerin kullanım amacı ise şu şekilde açıklanıyor: Minareler; istanbul silüetinin vazgeçilmez imzaları olması nedeniyle kullanılmıştır. Yedi beyaz üçgen ise; şehrin üzerine kurulduğu yedi tepeyi simgelediği için kullanılmıştır. logonun alt tarafında yer alan surlar ise; şehrin tarih boyunca fethedilmesinin zor olduğunu simgelediği için kullanılmıştır.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin logosunda ilk önce cami minareleri göze çarpar. Bu minareler; İstanbul silüetinin vazgeçilmez imzaları olan camileri simgeler. Bu camiler; şehrin tarihini ve tarihsel dokusunu ve İstanbul’un İslamiyet açısından konumunu anlatır. Camilerle bütünleşmiş şehri; minarelerle anlatır. Logonun ortasındaki yedi beyaz üçgen ise; şehrin üzerine kurulduğu yedi tepeyi simgeler. Tarihte “Yedi Tepeli Şehir” diye anılan, üzerine “İstanbul Yedi Tepe” diye şarkılar yapılan şehir, ilk kurulduğu dönemlerde yedi tepe üstünde konumlanmış bir şehirdi. Yedi beyaz üçgen işte bu yedi tepeyi simgeler. Logo İstanbul'un tarihi ve kültürel yapısına yaslanmış durumda. Logo üzerinde İslam vurgunun yüksek olduğu görülüyor. Logodaki dokunuşlar anlaşılır ve net.  

Şişli Belediyesi: 


Şişli Belediyesi logosu bir anıt logo örneği. Logo Şişli sınırlarında bulunan Abide-i Hürriyet Anıtı'nı temsil ediyor. Tarihsel açıdan önemli bir yapıyı (simgeyi) şehrin logosu yapmak karşımıza sıkça çıkan bir durum. Abide-i Hürriyet Anıtı tarihsel açıdan önemli bir yapı olmasına rağmen maalesef pek fazla kişi tarafından bilinmiyor. Logo hakkında araştırma yaparken karşıma çıkan bir yazı anıtın hikayesini ayrıntılı bir şekilde anlatıyor. Bu durum hikayesi olan logo açısından iyi bir örnek oluşturmuş.Yazının sonunda belediyenin kimliği ve logonun temsili hakkında şöyle bir açıklama var:
"Türkiye’de yapılmış ilk ulusal anıt kabul edilen Abide-i Hürriyet Anıtı 90'lı yıllardan beri Şişli Belediyesi’nin logosunu oluşturmaktadır. Şişli'nin en yüksek noktası olan Hürriyet-i Ebediye Tepesi'nde özgürlüğü selamlayan anıt, özgürlüğün ve demokrasinin kenti Şişli'de uzun yıllardır bir logodan çok bir simge haline gelmiştir.
Şişli Belediyesi'nin yeni binasına adımınızı attığınızda girişte sizi Abide-i Hürriyet anıtının görseli karşılar. İçeride farklılığı zenginlik olarak gören bir anlayışla karşılaşırsınız. Özgürlüğün, eşitliğin ve demokrasinin kenti Şişli'de, Abide-i Hürriyet anıtı ebediyete kadar özgürlüğün simgesi olarak kalacak". 


Eskişehir Büyükşehir Belediyesi:

Yalın biçimde tasarlanmış logoda üst üste ya da alt alta duran"e"ler ile kentin eski ve yeni yüzü karşılaştırılmakta , geçmiş ve gelecek bir potada eritilmektedir. Kentin geleneksel göndergelerini içselleştiren "e" ile dişil karakterden oluşan "E" arasında algısal farklılıklar  ortaya çıkmaktadır. Zemindeki "e"nin daha baskın ve eskil bir imge taşıdığını, dişil "E"nin ise zayıf bir kent imajı verdiğini düşündürtmektedir. 

Eskişehir Büyükşehir logosu diğer logolara göre farklılık göstermekte. Logo doğrudan kent imajı ve vizyonunu temsil eden bir özellik taşımakta. Logodaki eski ve yeni vurguları değişen ve gelişen bir kenti Eskişehir'i anlatıyor.  Logo "basit" anlaşılır olması sebebiyle başarılı kabul edilebilir.

Karşıyaka Belediyesi:

Karşıyaka İskele Meydanı'nda yer alan "Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı"nı birebir olarak Karşıyaka Spor Kulübü'nün renkleri ile birlikte logo olarak kullanıyor. Logo Şişli Belediyesi'nde karşımıza çıkan anıt logonun bir diğer örneği.

Anıtın hikayesi şöyle:
Alandaki döşemeye yapılan ve üzerinde yürünen daha sonra plaklaşarak yükselmeye başlayan elemanlar; çiğnenmekte olan, kadın haklarının Atatürk ve kurduğu Cumhuriyet ile yücelmeye başladığını simgeler. Atatürk ve O'nun belli başlı ilkelerini de simgeleyen bu dikit plaklar bronz bir kuşakla sıkı sıkıya kucaklanmıştır. Üzerinde Ulu Önder Atatürk, annesi Zübeyde Hanım, mermi taşıyan cefakar Türk Anası, Cumhuriyet ve Demokrasi ile başlayan seçme, seçilme ve her dalda yetişen ve uğraş veren Türk Kadınları (Öğretmen, hukukçu, kimyager gibi) simgeleyen kabartma figürler vardır. 

Kayseri Büyükşehir Belediyesi:

Logo içerisinde Erciyes Dağı ve Hunat Külliyesi bulunmaktadır. Logonun renkleri turkuaz yeşili ve Laciverttir.
Türk kültürü açısından önemli bir yer olan Kayseri, Türk rengi olarak da bilinen turkuazı logosunda kullanmaktadır. Renkler Kayseri’nin Erciyes’ten gelen kış ve soğuğunu da çağrıştırmakta. Sınırlarında Türk-İslam kültürüne dair bir çok eser bulunduran Kayseri’nin  tarihi ve kültürel yapısı logoda temsil edilmektedir.
Logoda yer alan Erciyes Dağı Kayseri denince akla gelen en önemli kimlik unsurlarından. Logoda kullanılan dağ görseli ve renkler Erciyes kimliğini doğrudan vurgulamış. Kayseri logosu tarih ve turizme yaslanıyor diyebiliriz. Logo basit ve anlaşılır ve Kayseri kimliğini doğru temsil ediyor.

Yararlanılan Kaynaklar:
http://www.researchgate.net/publication/236905822_Kentsel_Kimlik_Gstergesi_Olarak_Kent_Logolar
https://line.do/profile/sisli-belediyesi
http://www.karsiyaka.bel.tr/tr/neler-yapabilirsiniz/anitlar-ve-heykeller/ataturk-annesi-ve-kadin-haklari-aniti
https://eksisozluk.com/istanbul-buyuksehir-belediyesi-logosu--3397964

11 Haziran 2015 Perşembe

Pet Şişeni Getir, Kitabını Götür

Şişli Belediyesi çocuklara çevre duyarlılığı kazandırmak için örnek bir projeye imza atmış. Belediye “Dünya Çevre Günü” dolayısıyla başlattığı “Pet Şişeni Getir, Kitabı Götür” kampanyasıyla hem çocukların geri dönüşüm ve çevre duyarlılığı konusunda bilinçlenmesini hem de okuma alışkanlıklarının gelişmesini hedefliyor. Proje kapsamında Yazar Banu Bozdemir, Şişli’de çocuklarla biraya gelerek çocuklar ile hayvan, doğa ve bitki sevgisi üzerine sohbet ediyor. Etkinlikte pet şişe getiren her çocuğa Banu Bozdemir’in çocuk kitapları hediye ediliyor. 

Projenin hedefinde çocukların olması projeyi daha değerli kılıyor. Hepimizin bildiği gibi ülke olarak doğa ve geri dönüşüm konusunda bu kadar vurdumduymaz olmamızın en önemli sebeplerinden biri de eğitim sistemimizin, ders programlarımızın çocukları çevre konusunda eğitmekte eksik kalması.  Bu noktada çocuk–doğa etkileşiminin geniş bir çerçevede tartışılması; çocuklarda olumlu çevresel tutum ve davranışlar oluşturulacak uygulamaların yapılması önem taşıyor. Şişli Belediyesi'nin meseleyi en temelinden çocuklardan ele alarak başlaması bu açıdan önemli.










Projeye bizzat Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün de katılarak çocuklara kitap dağıtması övgüye değer bir davranış. Bu tür kampanyalarda topluma öncülük eden  şahsiyetlerin destekleri ve katılımları etkiyi daha da arttırıyor. Hayri İnönü'nün projede bizzat yer alması çevre ve geri dönüşüm konusunda sözde değil özde destek verdiğini de gösteriyor.

Kentleşme, aşırı nüfus artışı doğanın tahrip edilmesine ve çevre kirliliğine sebep oluyor. Aslında yok ettiğimiz doğa, kirlettiğimiz çevre bizim yaşam alanımız. Kendi yaşam alanlarımızı, nefesimizi tüketiyoruz bir bakıma… Bu yüzden küçük yaşta çocuklarımıza kazandırdığımız çevre ve geri dönüşüm bilinci daha yaşanılır bir dünya için büyük önem taşıyor. Çevreyi hep birlikte korumalıyız; çocuklarımızla, çocuklarımız için...

Bir Kızılderili'nin dediği gibi: "Biz bu dünyayı atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldık." 

Yaşlı bir Kızılderili ne kadar yanılabilir ki?


4 Haziran 2015 Perşembe

Change.org Neyi Değiştirir ya da Aktivist Belediye Nasıl Olunur?

Change.org dünyanın en büyük imza kampanyası platformu. Platform  herkese görmek istediği değişimi yaratması için olanak sağlıyor. Change.org 190 ülkede 70 milyondan fazla kişi tarafından kullanılıyor. 

          2014 sonu itibariyle Türkiye verileri de şöyle:

  • 2012’de kurulan Change.org Türkiye’de 270 kampanya başarıya ulaşmış. 
  • Türkiye'de ortalama 7100 imzayla kampanyalar başarıya ulaşıyor.
  • Bir kampanya ortalama 57 günde başarıya ulaşıyor.


Change.org'un sihirli sözcüğü "Neyi değiştirmek istiyorsunuz"... Herkes bir şeylerin değişmesini istiyor, bir şeyleri değiştirmeye çalışıyor ama bu değişim isteği ne kadar hedefine ulaşıyor? Türkiye oranlarına  baktığımızda  oluşturulan binlerce kampanya içerisinde başarıya ulaşan kampanya sayısının çok da fazla olmadığı görülüyor. Bu noktada Change.org'un  "değişim gücü nedir" sorusu aklımıza gelebilir. Geçenlerde Change.org’da karşılaştığım ve imzaladığım bir kampanya "değiştirme" gücüne iyi bir örnek. Kampanya Şişli’de bulunan Atatürk Evi ile ilgili. Kampanyada ihale süreci bitmesine rağmen Restorasyon süreci bir türlü bitmeyen Atatürk Evi’nin açılması isteniyor.  
 bitly.com/AtatürkEvi
bitly.com/
"Atatürk Evi 23. 12. 2013 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı Yapı İşleri Müdürlüğünce ihale edilerek restore edilmesi planlanmıştı. 23. 12. 2013 tarihinde başlayan ve teslim süresi 300 gün olan ihale süresi dolmasına rağmen hala restorasyon çalışmaları bitmedi. Tarihsel ve kültürel anlamda önemli bir yapı olan Atatürk Evi ile ilgili kamuoyuna hiçbir açıklama yapılmadan restorasyon süreci sürekli uzatılmaktadır. Toplumsal belleğimiz ve tarihi-kültürel birikimimiz açısından büyük önem taşıyan Atatürk Evi’nin en kısa sürede tekrar ziyaretçileriyle buluşmasını bekliyoruz."

Kampanyayı imzaladıktan sonra arka arkaya güncellemeler gelmeye başladı mailime. Bir anda kampanyayı merak edip, araştırmaya başladığımda karşıma Şişli Belediyesi çıktı. Açık söylemem gerekirse önce şaşırdım biraz, bir belediyenin bu tür eylemde bulunması ilginç geldi. Çünkü belediye denince akla hep bürokrasi, soğuk ulaşılmaz yapılar gelir... Belediye serttir, en ufak bir gülümseme göremezsiniz bu kurumlarda. Kanunların çizdiği sınırlarda görevlerini yapar, hiçbir zaman da dışına çıkmazlar.
Bu yüzden Şişli Belediye’nin sınırlarında bulunan ve toplum için kültürel-tarihi önemi olan bir yapı için mücadele vermesi övgüye değer bir iş. Övgüye değer olan bir başka şey de yeni medyaya entegre olmuş bir belediye olması. Change.org gibi bir mecrada kampanya oluşturup, tarihi ve kültürel bir yapının sadece sokakta eylem yaparak savunulamayacağını gösterdiği için. 

Yapılan güncellemeye bakılırsa kampanya kısa sürede amacına ulaşmış gözüküyor. Paylaşılan Haber linkinde şöyle bir açıklama var: İBB yetkilileri ise restorasyon çalışmasının 15 Haziran’da biteceğini, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Atatürk Evi’nin yeniden ziyaretçilere açılacağını bildirmişler.

Peki Şişli Belediye’ni kampanyada başarıya götüren şey nedir?
  • Ne istediğini tam olarak bilmesi
  • Kampanyanın muhatabını doğru belirlemesi
  • Kampanyasını diğer mecralarda desteklemesi, bütünleşik bir kampanya yürütmesi.
  • Sosyal medya kanallarında meseleyi sürekli güncel tutması.
  • Line do vb. (İçerik sitesi) Atatürk Evi’nin hikayesini oluşturup yayınlaması.
  • Kamuoyunu konu hakkında sürekli bilgilendirmesi .


Change.org'da ve bu kampanya özelinde karşımıza çıkan bir diğer kavramda Dijital aktivizm.

"Dijital Aktivizm, bireylerin, ağ yapıları ve bilgi teknolojilerinin hızlı yayılım niteliklerinden faydalanarak, savundukları ya da tepki gösterdikleri, ifade özgürlüğü, insan hakları ya da çevre gibi sosyal ve/veya politik konulardaki dava, düşünce ya da olaylar üzerine merkezden bağımsız büyüyebilen, temel amacı yüksek kamuoyu sesi ve momentum üretebilmek olan eylemler tasarlayarak ortaya koymasıdır."
  Dijital aktivizm son dönemde ülkemizde ve dünyada meydana gelen bir çok sosyal ve siyasal meselenin temelini oluşturuyor. Şişli Belediyesi'nin kültürel bir değeri dijital dünyada savunması ve bu konuda kamuoyu oluşturması tam olarak bir dijital aktivizm örneği. Tabi dijital aktivizm'de unutulmaması gereken şey; değişimi makinelerin değil, insanların yarattığıdır. Mecralar sadece bir araçtır ve asla amaç olarak görülmemelidir.

Yeni medya insanlara ve kurumlara büyük fırsatlar sunuyor. Değişimi görebilenler, çağa ayak uyduranlar başarılı işlere imza atıyor.  Doğru stratejiye dayanan  ve kamuoyu desteğini arkasına alabilen kampanyalar küçük ya da büyük bir değişim sağlıyor. Bir imzayla dünyamı değişir demeyin: Belki dünyayı değiştiremezsiniz ama bir yerden başlamak lazım.   

Peki siz "Neyi değiştirmek istiyorsunuz?"